şehre emir

söylen
ey her toprakta kökü olan senden
unuttukça büyüyen bana ne
karışıyor işte
göllerde yüzen nehirler unuttukça kendini

karışıyor aklıma senden
bir muammanın gizi
sezemediğim sır
içemediğim zehre övgü düzen dilim gibi
anlattıkça dövünen
sustukça mayalanan sen
söylen
pazarlarda gezenim işte
bak atı eğiten

boşaldıkça odalarından kem
söylen hangi dilin küfü
hangi sesin külüyle ömrüme mesken bu madenine kum verilmeyen cevher
zorlanıyor göğsümün kilidi
alesta bir köpek gibi dikleniyorsun neremi kessem

E, ekim 2002

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder