mağarada

                               dışarıda gece deniz gündüz ırmak bir su dolanır

kan birikiyor
karanlık uzadıkça çürüyor
külle ovup eskittiğim elim
oysa ilmin geldiği yeri bilendim
bir rüzgâr gidiyorsa terkisinde ben
ben ağlatırdım göğü bilir misiniz
kuşu doyuran ben.
kav benim
yangını çıkardığını söyleyenin olsun alev!
insanın nereye giderse ihanetini de götürdüğünü söylediler bana
külünü ve yüzündeki sızıyı da
buradayım. burada olmam söylendi yağmurlarca
kendimi sakındığım yeryüzü, bozkır, çöl mesela
adıyla çağırmamı bekledi yıllarca
kan ya bu hani, akar ya
akar da birikir ya avuçlarımda
insanın nereye giderse kanadığını söylediler bana
uyuduğunu ve denize baktığını da
kan birikiyor, deniz çekiliyor, uyku uyunuyor
karanlık uzadıkça
karanlık uzadıkça
tırnaklarımdan fışkıran veba...
başka türlü niye gezdirmesin ki insan ihanetini
kalıyorum mağaramda
yangın yanar, her yanım anka!

E, temmuz 2000

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder